Medikal Sektörün Umudu: MEDİCLUST
SAMSUN HABER - Samsun’da 6 yıl önce kurulan Samsun Medikal Sanayi Kümelenme Derneği (MEDİKÜM) çatısı altında yapılan çalışmalarla önemli bir yol alan sektör için Bafra’da bulunan OSB’de, Türkiye’nin ilk ve tek Medikal İhtisas Organize Sanayi Bölgesi kuruluyor.
Öte yandan sektörün önünün açmak için Samsun milletvekilleri ve bürokratlar da taşın altına elini koydu. Dönemin Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli başkanlığında yapılan toplantıda Sağlık Bakanlığı’nın ihtiyaç duyulan ürünleri kurulması planlanan Mediclust Medikal Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi ile üretim yapan firmalardan alınması öngörüldü. MEDİKÜM ve çalışmalar hakkında bilgi aldığımız MEDİKÜM Derneği Başkanı Ahmet Aydemir, okuyucularımız için çok özel açıklamalar yaptı.
AYŞE KUŞCU KAYA: Medikal Kümelenme hakkında bilgi alabilir miyiz?
AHMET AYDEMİR: Medikal Kümelenme markası tescillenmiş bir yapıdır. Samsun’da tıbbi cihaz üretimin hikayesi 35-40 yıla dayanıyor. 6 yıl önce dernekleşerek Samsun Medikal Sanayi Kümelenme Derneği’ni (MEDİKÜM) kurduk. MEDİKÜM şu anda ulusal ve uluslararası bir marka haline geldi. Cerrahi aletle başlayan üretim bugün ortopedik implant, ameliyathane terlikleri, ışıkları, masaları, delici ve kesici motorlar, gaz sistemleri, işitme cihazları, sterilfarmasötik ampul, sedye, araba, koltuk değnekleri, gazlı bez gibi birçok ürün üretimiyle devam ediyor.
AYŞE KUŞCU KAYA: Bafra’da Medikal İhtisas Sanayi Organize Bölgesi kuruldu. Bu alan sektöre neler kazandıracak?
AHMET AYDEMİR: Bafra Medikal İhtisas Sanayi Organize Bölgesi, Türkiye’nin ve bölgenin ilk ve tek Medikal İhtisas Organize Bölgesi olma özelliğine sahip. 2 bin dönüm bir alanda kurulan bölge, aynı zamanda dünyanın en büyük medikal sanayi alanı. Dolayısıyla bizim de amacımız, dünyanın en büyük medikal ihtisas organize sanayi bölgesini burada konuşlandırmak. Burada üreticilerimizin yatırımları olacağı gibi sektöre yeni girecek yerli ve yabancı firmaların sektöre daha önceden girmiş ulusal ve uluslararası firmalar da yatırım yapacak. Bafra OSB ile üretimde çeşitlilik artacak. Firmalar büyümeye odaklandığı zaman bunun hem bölge hem de ülke ekonomisine çok ciddi katkıları olacak. Belki buradaki bu yapı, Bafra’dan Çarşamba’ya, Amasya’dan Tokat ve Giresun’a kadar yayılacak. Bafra OSB belki de örnek olacak ve burası gibi bölgeler kurulacak. Hedefimiz de zaten bu.
AYŞE KUŞCU KAYA: Mediclust Medikal Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’ni kurmak için kolları sıvadınız. Bu şirketle neyi amaçlıyorsunuz?
AHMET AYDEMİR: Bir çatı kuruluş olarak kuracağımız Mediclust Medikal Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi, Bakanlar Kurulu’nun kararıyla faaliyete geçecek. Yüzde 93 Büyükşehir Belediyesi’nin ortak olduğu bu yapıya, 19 Mayıs Üniversitesi, Teknopark, Samsun Ticaret ve Sanayi Odası, Bafra ve Çarşamba Ticaret Odası, MEDİKÜM, Sağlık Endüstrisi İşverenler Sendikası, Samsun Esnaf ve Sanatkarlar Birliği de yüzde birlik oranda ortak. Burada kamusal faydayı amaçlıyoruz. Yani istihdam artırmak, bölgedeki ekonomik kalkınmaya olumlu etkilerin oluşması sağlamak istiyoruz. Bu şirket, üreticilere yön verecek. Devletin birinci dereceden muhatap olacağı bir şirket olacak. Dolayısıyla bu şirketin aldığı işler, firmalara taksim edilecek. Samsun’da yapılmayan bir ürün varsa, o ürün devlet tarafından tedarik edilecek. Bu şirket o kadar önemli ki, Türkiye'de tıbbi cihaz üretiminin, yerli üreticiye yönlendirilmesinde çok ciddi bir görev üstlenecek. Burada amacımız, tıbbi cihaz üretiminin millileştirilmesi ve yerlileştirilmesi. Samsun'da kurulacak ancak bütün Türkiye'yi kucaklayacak.
AYŞE KUŞCU KAYA: MEDİKÜM içerisinde kaç firma var. Ve Tıbbi cihaz sektöründe kaç kişi çalışıyor?
AHMET AYDEMİR: MEDİKÜM’de 40 civarında firmamız bulunuyor. İrili ufaklı firmalarımızın bazılarında bir iki çalışırken, bazıların da ise 300-400 civarında insan çalışıyor. Toplamda ise 2 bin 2 bin 500 gibi bir istihdam bulunuyor. Devletin vereceği destekler gerçekleşirse bu sayıyı, 5 senede 10 bine çıkarmak zor değil. Devletimizin bu konuda ciddi harcamaları var. Bu harcamaların yüzde 85’i, yurt dışından tedarik edilen ürünlere veriliyor. Dolayısıyla kesin istatistiki bilgiler olmamakla beraber, 32 milyar doların yüzde 5’ini aldığımızda 2.4 milyar dolara yakın parayı sadece ülke ihtiyaçlarının karşılanması için yurt dışına veriyoruz. 2.4 milyar doların her sene yüzde 15’inin aratarak iç piyasaya döndüğünü düşünürseniz, hem bu yatırımlar kısa sürede vücut bulur hem de istihdamda söylediğimiz rakamlara ulaşabiliriz.
AYŞE KUŞCU KAYA: Gerçek anlamda devletten destek görebiliyor musunuz?
AHMET AYDEMİR: Devletimizin zirvesinden tutun da tabanındaki bütün bürokratlardan destek görüyoruz. Sağlık Bakını Ahmet Demircan, AK Parti Çevre Şehir ve Kültürden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Samsun Milletvekili Çiğdem Karaaslan, AK Parti Milletvekilleri Orhan Kırcalı ve Hasan Basri Kurt, MHP Milletvekili Erhan Usta, CHP Milletvekili Hayati Tekin ve özellikle Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz’dan çok büyük destekler görüyoruz. Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz bizi ciddi anlamda sahiplenmiş durumda.
AYŞE KUŞCU KAYA: Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, geçtiğimiz aylarda medikal aletleri pazarlama konusunda eksiğimiz var dedi. Siz bu konu hakkında neler söylemek istersiniz?
AHMET AYDEMİR: Açıkçası, ülkemizde yerli malının pazarlanması konusunda genelde bir problem var. Çünkü ülkemizde, yabancı malına karşı bir özenti oluşturulmuş. Dolayısıyla tıbbi cihazı da bu bağlamda değerlendirmek lazım. Öncelikle yerli malına bakış açısını değiştirmeliyiz. Bunu da tüketim toplumdan çıkıp üretim topluma geçersek başarabiliriz. Biz de maalesef üretim bilinci oturmadı. Ön yargılar ve bilinçaltımıza yerleştirilen reklam, görsel, subliminal çalışmalar neticesinde, yabancı mallara daha çok rağbet gösteriyoruz. Buna da en çok devlet içinde bulunan vatan hainleri çanak tutmuştur. Geçmişte, büyük işlerde ve büyük yatırımlarda korunan kollanan hep Avrupalı ve ABD’li firmalar olmuştur. Yakın geçmişte yaşadığımız hadiselerle de bunu gördük.
AYŞE KUŞCU KAYA: Medikal kümelenme ile alakalı çeşitli toplantılar gerçekleştirdiniz. Dönemin Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli ile de bir araya geldiniz. Bu toplantı nasıl geçti?
AHMET AYDEMİR: Dönemin Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, dönemin Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi, AK Parti Çevre Şehir ve Kültürden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Samsun Milletvekili Çiğdem Karaaslan, Samsun Milletvekilleri Fuat Köktaş, Ahmet Demircan, Hasan Basri Kurt ve Orhan Kırcalı, Sağlık, Ekonomi ve Kalkınma Bakanlığı müsteşarlarının da yer aldığı bir toplantıydı. Bu toplantıda devletin zirvesinin konu ile ne kadar yakından ilgili olduğunu gördük. Toplantıdan sonra Mediclust Medikal Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin kurulmasına karar verildi. Üretime olan yaklaşımda daha da bir artış sergilendi. Tabi bunların biraz daha hızlı yürümesini temenni ediyoruz. Devletin bürokratik yürüme hızı ile gitmek bazen zor oluyor. Daha hızlı, daha pratik, sonuç odaklı yürümek lazım.
AYŞE KUŞCU KAYA: Sağlık Bakanı Ahmet Demircan ile sektörde değişimler oldu mu? Beklentileriniz neler?
AHMET AYDEMİR: Bakanımızın çok yoğun bir gündemi var. Sadece bu konu değil, bakanımızın ilgilendiği tüm konularda bir değişim gelişim olması yönünde umutluyuz. Kendisiyle sıkı bir teşviki mesai yapabilirsek, biraz daha hızlı yol alacağımızı düşünüyorum.
AYŞE KUŞCU KAYA: MEDİKÜM firmaları olarak ihracattaki payınız nedir?
AHMET AYDEMİR: Firmalarımız yüzde 65-70 civarında ihracat yapıyor. Bunun artmaması için hiçbir sebep yok. Buradaki birkaç firmamızın büyüklüğü Avrupa’da söz sahibi olacak güçte. Devletin desteği ile de küçük firmalarımız da güçlenecek.
AYŞE KUŞCU KAYA: Samsun’da ciddi bir üretim potansiyeli var. Hatta Samsun dünyanın 3. kümelenme merkezi olarak adlandırılıyor. Peki neden dışarıdan ürün alınıyor. Bizim ürettiğimiz ürünler Türkiye’ye yetmiyor mu?
AHMET AYDEMİR: Samsun cerrahi alet alanında 3. kümelenme merkezidir. Tıbbi cihazda, gazlı bezinden eldivene, pamuğundan makasına, tomografidenemarına, 4 milyon çeşit ürün var. 4 milyonda cerrahi alet belli bir kısmı tutuyor. Ancak cerrahi alet de bile ithalatımız var. Bizim yapmamız gereken 4 milyon çeşidin ne kadarını bu bölgede üretebiliriz, bunu düşünmemiz ve uygulamamız lazım. Bu sektörün dünyada 4 milyar dolar pazar payı var. Bizim bu paydan aldığımız bin de 2 bile değil. Yani yok gibi bir şey.
AYŞE KUŞCU KAYA: Ülkenin ekonomik durumuna baktığınızda yatırımcıların durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
AHMET AYDEMİR: Ülkemizin şu anda ekonomik baskı altında olduğu aşikar. Bu ortamda yatırım yapmak çok kolay değil. Ama biz, ülke sevdaları olarak yatırım yapmak durumundayız. Yatırımcı olarak, binaya ve arsaya parayı yatırdığımız zaman makinaya yatıracak ya da istihdam edecek paranız kalmaz. Bu nedenle bir takım formüller geliştirilmesi lazım. Mesela TOKİ bize fabrikaları yapsa, biz de TOKİ’ye uzun vade de kira öder gibi ödeme yapsak çok rahatlarız. Bunlarla beraber, mevcut bize dayatılan ekonomik sistemler ya da siyasi sistemler dışında, kendine özgü Türk tipi sistemleri konuşma zamanı geldi. Bunlardan bir tanesi Türk tipi sanayileşme modeli. İkincisi de Türk tipi ekonomi. Bu modelle devleti küçük bir oranda da olsa, etkin denetim ve destekle mekanizmaları kullanabileceği şekildebulundurabilirsek, firmalarımız devlet var olduğu sürece var olabilecek firma statüsüne geçer. Firmalar, şahısların iki dudağı arasında çıkar. Ve ülke menfaatleri için her daim çalışlar. Mevcut bankacılık sistemi ile piyasanın yatırımlarının fonlanmayacağı aşikar. Kriz döneminde, karını artıran tek sektör, finans sektörüydü. Herkes, nakit temininde inlerken, bankalar faizlerine faiz kattı. Dolayısıyla, farklı fonlama sistemlerinin konuşulması lazım. Devletin, firmaların, geçmişlerinin, birikimlerinin heba olmayacağı, koruyucu ve kollayacağı, aynızamanda denetleyiciyi sistemi ile firmanın bizzat içerisinde yer alması lazım. Çin böyle bir sistemle, Kore ise kendine göre bir ihtisas modelle büyüdü. Bizde artık kendimize göre bir sistem oluşturmalıyız.
http://www.samsunkulishaber.com/medikal-sektorunun-umudu-mediclust/298034/